DİĞER
“İsimlerini bilmediğimiz yüzlerce şair, ressam, artist, editör, çevirmen, oyuncu gibi Savaş da bu dünya için yaratılmamıştı... Müziğe olan sadakatin terbiyesi çok daha özel, daha “kutsal” bir yerde durmalıydı onun için.”
Haziran ayının ilk vitrini: Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Ev, babalarının ölümünden sonra kardeşlerin birlikte büyüdüğü yazlık evde geçiyor. Üç kardeş bir araya gelirler ve kâh geçmişi anarak kâh gelecek planlarıyla bu evi nasıl değerlendireceklerine karar vermeye çalışırlar. Artık olan olmuş, giden gitmiştir. Ev tanıdığınız ev olmaktan çıkar. Karşılayan yok, tam kurtulalım derken anılar üşüşür. Anne-baba evini kapatmak duygusal patlamalar ve hüzün dolu. Zor bir şeydir ‘ev’den vazgeçmek; eşyalarla, çocukluğunla vedalaşmak."
Yeni çıkan, yeni baskısı yapılan, yayınevleri tarafından bize gönderilen, dikkatimizi çeken; okumak ve üzerine yazı yazmak için ayırdığımız bazı kitaplar...
"Neden aklı şiirle bağdaştırmıyor şairler? Neden aklı şiirin katili sayıyorlar, yaşını başını almış bu insanlar? Nedir akıldan çektikleri ki, akla dair edindikleri derin kuşkuyu her zaman yanlarında taşıyorlar? Dahası, zamanlarının geçerli aklına karşı verdikleri yanıtlar gün gelip anlaşılınca bilge sayılıyorlar."
Kitabevi yöneticileri, sahaflar, online satıcılar ve dağıtımcılar salgının etkileri konusunda ne düşünüyorlar?
"İnsanları savunmasız ve sürekli tehlike altında hissettiren sadece virüsler mi, “faal ve üretici hayat” fetişleştiğinde yılların geçmesi engellenemeyeceğine göre, herkes için kaçınmanın asla mümkün olmadığı yaşlanma tehlikesi her daim kapıda değil mi? Buna karşı savunmasız değil miyiz? Bütün bunlar pandemi halinde sarmış durumda değil mi bütün dünyayı?"
Güzel Ölümün Öyküsü okura sanki bu köhne dünyayı, sırf ona olan sevgisinden, bir barakaya tıkmış da bir “güzel” öldürmüş hissini doyasıya yaşatan bir roman...
Bazı metinler o kadar büyük bir politik öneme sahiptir ki edebî yönlerini eleştirmek çok zor olur. Romanı eleştirmek sanki romanın davasına itiraz, insanlık idealine ihanet etmek gibi geliyor kulağa...
Siyasî iktidarın değişmesiyle bir yandan Hidayet Romanları'nın popülaritesi düşerken, diğer yandan hidayet olgusu da dönüşüme uğrar. Yeni anlatıda iktidarın tesis edilmesi gereken mekân devlet kurumları yerine evdir...
Hakikatten sürgün kişi, sonsuzca yeniden sürgün edilebilir. Hakikatten sürgün edilemeyen bir insana ise sürgün deneyimi yaşatmak mümkün değildir
pattrice jones Artçı Şok’ta hem travmaları kabul etmenin hem de onlarla başa çıkmayı ertelememenin ipuçlarını veriyor...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.